Sigara Arabanıza Zarar Verir

Yıllar önce Erbakır’da çalışırken vermiş olduğum bir öneridir.

“Sigara sağlığa zararlıdır.” cümlesi sigara içen birisi için hiçbir şey ifade etmez. Çünkü hayatta sağlıktan daha önemli şeyler vardır. Örneğin arabamız. Neden mi? Bizler arabamızı her 15.000 km’de bir düzenli bakıma göndeririz. Ancak kendimiz için aynı itinayı göstermeyiz. Sigara arabamızın koltuklarına zarar verebilir ama ciğerlerimize asla. Aynı yaklaşım yaşamımızın her aşamasında içimize sinmiştir. Bizler sağlığımızı kaybetme pahasına para kazanırız ki daha sonra kazandığımız paralarla sağlığımızı tekrar kazanabilelim. Eğer paralarımız, işimiz, arabamız sağlığımızdan daha önemliyse işyerinde verimliliği artıracağına inandığım bir önerim var. Çünkü bu önerim dikkate alınırsa sağlığımız için iyi bir şey yapmış olmayacağız, verimliliğimizin artmasıyla daha fazla para kazanıp daha iyi arabalar satın alabileceğiz. Onun için dikkate alınacağını umuyorum.

Önerim şu : Şirkette insanların sigara içebileceği bir oda olsun. Sigara içmek isteyen oraya gitsin, rahat rahat sigarasını içsin. Tabiiki bu durumda da bu oda dışında kalan kapalı alanlarda da sigara içilmesin. Bu odanın özelliği şu : Sigara dumanını temizleyen iyi bir havalandırma sistemi olacak, oda içinde insanların oturabileceği bir koltuk bulunmayacak ki sigara molasını çok uzatmadan işlerinin başına geri dönebilsinler.

Bu öneri nasıl verimliliği artıracak ki? Bu konuda bir araştırma yaptım. Şu sonuçlar ortaya çıktı.

Sigara içen kişiler başta hastalık nedeniyle işlerinde bulunmamalarından dolayı işverenler için önemli bir maliyet kaynağıdırlar. Sigara içen kişiler öksürük, bronşit, soğuk algınlığı ve gribe karşı daha yüksek bir hassasiyete sahiptirler. Sigara içen bir kişinin çalışamadığı uzun dönemler olabileceği gibi sigara içmeyen personele zarar verildiği ve böylece yeni bir maliyet kapısının açıldığı uzun dönemler olabilir. Bir işletme sigara içiminden kaynaklanan hastalıktan veya ölümden dolayı yüksek kaliteli  önemli personeller de kaybedebilir. İşyerinde sigara içimi, sigara içmenin yasaklandığı yerlere göre daha yüksek yangın sigorta primi ödemek gibi ekstra maliyetler oluşturabilir.

İskoçya’da yapılan bir çalışma yıllık 292 milyon £ tutarında verimlilik kaybı olduğunu ortaya koymuş. Kanada Milli Sağlık Servisi ise sigara içen bir elemanı işe almanın işverene yıllık 2565 Kanada $’ına mal olduğunu hesaplamış. (Sigara sadece içene değil çevresine de zarar verir!) Raporlar göstermektedir ki modern ve gelişmiş ülkelerde işverenler sigara içen çalışanlarının kurumsal imajları üstündeki etkileri ile gün geçtikçe daha çok alakadar olmaya başlamışlardır. Toplumsal tavırlardaki, kamuoyundaki, hatta sigara içenler arasındaki hızlı değişim, firmaların sigara karşıtı bir politika benimsemelerine neden olmaktadır.

Yine bu konuda yayınlanan ilginç bir haber de şu : „British Medical Journal“ da yayınlanan araştırma, işyerinde sigara içme yasağının tiryakiler üzerindeki etkisinin zam yapılarak sağlanabilmesi için, sigaraya konan vergilerin yüzde 73 oranında artırılması gerektiğini ortaya koymuş.
California Üniversitesi`nden profesör Stanton Glantz, sigara içilmeyen işyerlerinde, tütün tüketiminin yüzde 4 oranında azaldığını söylemiş. Glantz ve çalışma arkadaşı Caroline Fichtenberg, bu tür 26 işyerinde yaptıkları araştırma sonunda, bu yasağın yayılması halinde, ABD`de tütün endüstrisinin her yıl 1.7 milyar dolar zarar edeceğini bildirmişler.

Öte yandan, İngiliz Tıp Kuruluşu tarafından yayımlanan Journal Tabacco Control adlı dergide yer alan bir araştırma raporunda, sigara dumanı olan ortamda bulunanların kalp hastalıklarına yakalanma riskinin yüzde 47 arttığı bildirilmiş. 847 kalp hastası ve 1078 sağlıklı kadın ve erkek üzerinde Yunanistan’da yapılan araştırmada, sigara içmeyenlerin en çok işyerinde sigara dumanına maruz kaldıkları gözlenmiş.

Kalp hastası deneklerin yüzde 86’sının günde ortalama yarım saat sigara dumanı olan ortamda bulundukları, kalp hastası olmayanlarda ise bu oranın yüzde 56 olduğu kaydedilmiş.

Sonuç olarak işyerinde kapalı alanlarda sigara içilmesinin yasaklanmasını öneriyorum. Sağlığa zararlı olduğu için değil (!), verimliliğimizi azalttığı için…

 

Saygılarımla

Serdar YAĞCI

Ek:

Bu öneri güzel ülkemin şirketlerine sunulduğunda genelde klasik bir bahane ile reddedilir. Bu sefer bu bahanenin daha orjinal olmasını sağlamak için klasik olanları ben burada sıraladım ve kendimce yorumlarımı yaptım.

Bahane 1 : Çok güzel bir öneri, hemen oylamaya sunalım. Kabul edenler, etmeyenler! Kabul edilmemiştir.

Bu en klasik olanıdır. Ancak yukarıda yazdıklarım aslında bir öneriden öte bilimsel bir gerçeği ifade etmektedir. Bizler bilimsel gerçekler üzerinde oylama yapmayız. Sigara içen birisinin akciğer kanseri olacağına oylamayla karar vermeyiz. Bir ülkenin başkanı oylamayla seçilebilir ancak bu gibi kararlar oylamayla verilmez. Çünkü oylama sonucu “kabul edilmemiştir!” olsa da bu sebepten dolayı verimlilik azalacaktır.

Bahane 2 : İyi de bence aslında söylediğinin tam tersi geçerli. Benim, esas sigara içmezsem, verimliliğim azalır. Çalışırken sigara içmezsem ne düşünebilirim ne de işime odaklanabilirim.

Evet kesinlikle haklısınız. Çünkü sigara bir alışkanlık değildir. Bir bağımlılıktır. Bağımlı kişiler, bağımlı oldukları maddeye ulaşamadıklarında vücutlarında onları rahatsız eden gelişmeler olur. Şirkette hiçbir zaman hiçbir yerde sigara içilmesin gibi bir öneri ile gelinmiş olsaydı bu gerçekten verimliliği azaltırdı. Ancak bu öneride insanların sigara içebilecekleri bir ortam var. Yapılan araştırmalarda tiryakilerin sigaralarının hemen ulaşabilecekleri bir ortamda olmasının sigara içimini artırdığı gözlenmiş. Yani sigara içmek için başka bir ortama gitme zorunluluğu bile sigara içenler için sigarayı azaltmaları için bir fırsat oluşturacaktır.